Terapiye Dair Aklımızdan Geçen Sorular
- Noa Psikoloji

- 24 Tem 2024
- 2 dakikada okunur
Neden başlamak zor gelir?
Terapiye başlamak, ihtiyacı ve yardım aramayı kabul etmeyi gerektirir. Bununla yüzleşmek zor olabilir. Bazen de kişi terapide kendine dair karşılaşabileceği ve yüzleşeceği şeylerden kaçınır. Çocukluğumuzdan itibaren bizimle olan bazı zorlayıcı deneyimleri çok derinlerde tutuyor olabiliriz. Uzun süredir hayatının bir parçası olan alışkanlıklar ve başa çıkma yöntemleri aslında kişiye zarar veriyor olabilir.
Terapiye başlamak demek bunları farkındalık düzeyimize çıkarmak, onları görmek ve üzerinde çalışmak için çaba harcamayı kabul etmeyi gerektirir. Özellikle zorlayıcı yaşam koşulları içindeyken kişi aslında zorlandığının farkına varamayabilir veya durumunu değiştirmek için neler yapabileceğini göremeyebilir. Böyle durumlardaki kişilerin sonradan, “Keşke en çok zorlandığım o dönemde başlasaymışım.” demesi çok yaygındır. Kişi, kendisinin anlaşılamayacağını düşündüğü için de terapiye başlamaktan kaçınıyor olabilir. Terapistler danışanlarının deneyimlerini birebir yaşamamış olsalar bile empati kurarak onların yaşantılarını anlamaya ve deneyimlerine eşlik etmeye çaba harcarlar.
“Terapiye başladım ve zorlanıyorum. Neden hemen daha iyi hissetmiyorum?”
Özellikle terapinin ilk seanslarında genelde aktif bir müdahale yapılmaz ve değerlendirme ile geçer. Bu seanslar kişinin kendisini açıklıkla anlattığı seanslardır. Süreç başladığında da farkındalıklar ve yüzleşmeler ortaya çıkar. Uzun süredir zorlayan ama derinlere gömülmüş meselelerin yüzeye çıkması bazen kişiyi zorlayabilir.
Terapiye başladığımızda kabuklanmış bir yarayı tekrardan kaşıyıp kanatmış gibi hissedebiliriz. Fakat amaç yaranın bu sefer sağlıklı iyileşmesidir. Terapinin amacı bir an önce rahatlatmak, sakinleştirmek değildir. Aksine terapi süreci içerisinde bazı zorlayıcı yaşantı ve duyguları tekrardan deneyimleyerek kişi iyileşmeye başlar. Bunların gerçekleşmesi kişide kaygı yaratabilir. O yüzden özellikle de kişi terapi başlangıcının ilk zamanlarında daha fazla zorlandığını ya da hemen daha iyiye gitmeye başlamadığını hissedebilir.
Neden her hafta gelmek gerekir?
Terapinin başlarında hem iyi bir ilişki kurabilmek hem de verimli çalışabilmek için haftada bir sıklıkla ilerlenmesi önemlidir. Kişinin terapi odasında çalıştığı konuları günlük hayatına da yansıtabilmesi ve içselleştirebilmesi için sıklık ve tekrar gereklidir. Hem geçmişimizi hem günümüzü terapi odasına getirirken 1 haftada çok fazla şey olabilir ve bunların sıcağı sıcağına çalışılması süreci güçlendirir. Bilişsel ekoller terapiyi bir öğrenme sürecine benzetirler.
Kişi öncül işlevsiz alışkanlıklarını ve başa çıkma mekanizmalarını daha az kullanmayı, zamanla bırakmayı ve yerine işlevsel olanları koymayı öğrenir. Kendine, dünyaya ve geleceğe dair olumsuz inançlarının farkına varmayı ve onları değiştirmeyi öğrenir. Her türlü öğrenme gibi terapi de zaman ve sık tekrar ister. Yeni ve taze bilgiler kullanılmadıklarında unutulur. O yüzden düzenli sıklıkta pratik yapmak gerekir.
Neden uzun sürer?
Terapide sihirli değnek yoktur. Hem kendimize hem sürece zaman vermek gerekir. Çalışılan konuların temeline ulaşmak, çalışılan malzemeyi işlemlemek, günlük yaşantılarımızla bağlantılandırmak, yeni zorluklara karşı güçlenmek hepsi terapinin bir parçasıdır. Bizi zorlayan içsel yaşantılar genellikle bir günde yerleşmemiştir. Küçük yaşlardan tohumu atılır ve yaşamımız boyunca dallanıp budaklanır. Yeni tohumlar atıp sulamak ve büyütmek de benzer şekilde kısa süreli bir iş değildir.
Neden bazen bırakmak/ara vermek isteriz?
Bunun birçok dışsal sebebi olabileceği gibi süreç içerisinde karşılaşılan ve kişiyi zorlayan bazı konular da sürece ara verme isteği yaratabilir. Bu direnç olarak da adlandırılır. Kişi henüz o konuda çalışmaya hazır hissetmiyor olabilir. Bazen de çalışılan konuda belli bir noktaya varıp sürece duyulan ihtiyaç o dönem için tamamlanmış olabilir. Kişi hazır hissetmediğinin farkına varması durumunda bunu terapistiyle paylaşarak süreç buna göre şekillendirilebilir. Fakat sıklıkla bu direnç bilinçdışı bir noktada gerçekleşir. Kişi terapiye ara vermek için farklıdışsal sebepler üretir. Zamanı geldiğinde de tekrar geri dönebilir.
Psk. Özge Talman




Yorumlar