YA … OLURSA?

Genellikle ortada kaygılanacak gerçekten somut bir durum yokken kaygılandığınıza şahit oluyor musunuz?

Eğer oluyorsanız aklınızdan geçen düşüncelerin “ya…olursa” diye başladığını fark edebilirsiniz..

Özellikle kaygı ile ilgili sorun yaşayan insanlarda cümleler genellikle “ya…olursa” ile başlar..

“Ya….olursa” cümlesinden sonra gelen cevaba karşılık diğer cümle de genellikle aynı şekilde devam eder ve bu cümleler en sonunda en kötü, en dayanılmaz, en felaket senaryoya gider..

Dolayısıyla “ya…olursa” sorusunun cevabı verilmeye çalışırken endişeler katlanır, büyür, en kötü, en felaket senaryo gözde canlanır ve sonuç: kaygı semptomları olur.. Kendinizi gergin, dehşete düşmüş, korkmuş, çaresiz hissedebilirsiniz hatta vücudunuzda da kalp çarpıntısı, nefes darlığı, el ayak titremesi, baş dönmesi gibi kaygı semptomlarını da hissedebilirsiniz..

Peki ya… olmazsa?

Ya işler iyi giderse?

Ya işler kötü gider ama düşündüğün kadar kötü gitmezse ve sen sonuçları ile başa çıkabilirsen?

Ya kaygıların ve endişelerin yersizse ve sen sadece kaygı duyguna tutunmuşsan?

“Ya…olursa” ile başlayan cümleler ve sonrasında ortaya çıkan felaket senaryoları çoğu zaman pek gerçekçi değildir çünkü endişe etkisi ile abartılmış olurlar.. Bu nedenle endişelendiğinizde, bu endişe başa çıkması zor bir hale geldiğinde; olabilecek en kötü senaryonun başınıza GELMEYEBİLECEĞİNİ kendinize hatırlatın..

Bir endişe uğruna; HENÜZ olmamış ve gerçekleşmemiş bir şey için, bu gününüzü harcamayın..

Eğer “… olursa”, o gün düşünmek üzere BUGÜNKÜ endişelerinizi o güne erteleyin..